bolluk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
bolluk etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Haziran 2016 Pazartesi

RAMAZAN GELDİ HUZUR KAT SAYIM ARTIYOR

Kaç gündür yazamadım yine sana bir şeyler sevgili güncem. Sağlık kontrollerim vardı. 3 gün o işlerle uğraştım. Hiç sevmiyorum hastane ortamını ama gerekli zamanlarda da gitmek şart tabi. Anne ve babamın sağlıklarında, hastanelerde yaşadığım çok acılı günler, istemsizliğimin nedenidir. Bu acıların ardından ister istemez bende de epeyce hasar oluştu tabi. Şimdi onlar için koşturmak gerekiyor. Ne diyelim buna da şükür.

Bugün oruç ayı başladı. Çok severim Ramazan’ın manevi atmosferini. Huzuru bolca hissederim bu ayda. İnsanlar paylaşırlar, başkalarına iyilikler yardımlar yaparlar. Daha ılımlı olmaya çalışırlar. Güzel niyetler, eylemler artar. Keşke sürekli olsa bunlar. Sadece Ramazan’da kalmasa! Bütün bir yıla yayılsa güzel eylemli davranışlar.

Ben tüm yıl, Ramazan'daymışım gibi paylaşmayı seçenlerdenim. Dualarım her daim tüm yaratılmışlar içindir. Elimden geldiğince vermeye, iyi niyetli olmaya, güzel eylemler üretmeye çalışırım. Umarım bu durum, yaşamımın sonuna kadar devam eder. Aklım ve gücüm buna yeter.


Günce Yazarı

13 Mayıs 2016 Cuma

DENGE MESELESİ

Hiç uyuyamadığım bir gece ve gündüzün ardından gelen gece, 9 saat uyuyunca, kalktığımda sersem sepelek dolandım ortalıklarda. Ne önemli bir durumdur şu uykuyu düzenli uyuma işi. Öyle bir sistemle yaratılmışız ki, metabolizma bir şaştı mı toparlanmak zaman alıyor. Bugünden pek hayır yok bana sanki. Eee ne yapayım kahvenin üstüne oturup biraz yazayım bari dedim. Şu anda bir kuruma bağlı çalışmadığım, özgür ruhlu çalışan olduğum için halime de şükrettim tabi. Uykusuz ya da düzeni şaşmış vaziyette işe gittiğim zamanları düşününce,  yaşadığım rahatlık tam bir lüks oluyor. Lükslerime şükürler olsun.

Dışarıda lodosun sıkı sıkı estiği sıcak bir hava var. O da serseme çeviriyor insanı. Doğanın dengesi şaştı bir kez. O taparlar mı kendini bilemiyorum ama bir soğuk gün, bir sıcak gün döngüsünü yaz, kış yaşar olduk neredeyse. Dışarı çıkıp biraz market alışverişi yapmam lazım. Şu boğazımızı doyurma işi de ne menem iştir. Aldığın hemen tükenir yenisini alman gerekir. Allah eksikliğini göstermesin.

Almak deyince aklıma canım annemin her şeyi yedekleme tedbiri geldi. Tüm yiyecek maddeleri yedekli olurdu evimizde. Olur ya birden biterse, dışarı çıkıp alamazsam ya da param olmazsa gibi düşüncelerle, tüketim süreçlerine uygun yedeklerdi yiyeyecekleri.  Eskilerin anlayışı buydu zaten bizlere pek yansımasa da tedbiri elden bırakmamak. Böyle dedim ama ben de pek tedbirliyimdir. Uyarım annemin öğrettiğine,  onun kadar olmasa da kötü gün malzemem, üç beş kuruş param olur hep. 

Annelerimiz kiloyla, onların anneleri tenekelerle, bizlerse taneyle alıyoruz ne alacaksak. Zaman öyle… Evlerimiz hap kadar, nereye yığacaksın stok malzemeyi. Hangi paralarla alacaksın bir yıllık ihtiyacını. Bizler günlük yaşar olduk, onlar gibi uzun vadeli alışveriş yapamayız ki! O dönemlerin huzurunu bolluğunu ve bereketini bizden sonrakiler ancak yazılı bilgilerde bulabilecekler.

Ay nereden geldim bu konuya anlamadım vallahi. Düzenim şaştı, biraz endazem kaydı ya bugün, bunlar çıkıverdi kalemimden. Ah pardon ya klavyemden tabi ki…


Günce Yazarı