anne baba etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
anne baba etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Haziran 2016 Pazartesi

RAMAZAN GELDİ HUZUR KAT SAYIM ARTIYOR

Kaç gündür yazamadım yine sana bir şeyler sevgili güncem. Sağlık kontrollerim vardı. 3 gün o işlerle uğraştım. Hiç sevmiyorum hastane ortamını ama gerekli zamanlarda da gitmek şart tabi. Anne ve babamın sağlıklarında, hastanelerde yaşadığım çok acılı günler, istemsizliğimin nedenidir. Bu acıların ardından ister istemez bende de epeyce hasar oluştu tabi. Şimdi onlar için koşturmak gerekiyor. Ne diyelim buna da şükür.

Bugün oruç ayı başladı. Çok severim Ramazan’ın manevi atmosferini. Huzuru bolca hissederim bu ayda. İnsanlar paylaşırlar, başkalarına iyilikler yardımlar yaparlar. Daha ılımlı olmaya çalışırlar. Güzel niyetler, eylemler artar. Keşke sürekli olsa bunlar. Sadece Ramazan’da kalmasa! Bütün bir yıla yayılsa güzel eylemli davranışlar.

Ben tüm yıl, Ramazan'daymışım gibi paylaşmayı seçenlerdenim. Dualarım her daim tüm yaratılmışlar içindir. Elimden geldiğince vermeye, iyi niyetli olmaya, güzel eylemler üretmeye çalışırım. Umarım bu durum, yaşamımın sonuna kadar devam eder. Aklım ve gücüm buna yeter.


Günce Yazarı

18 Mayıs 2016 Çarşamba

YIKA DÖKE OLGUNLAŞTIM

Çok garip bir döngümüz var. Allah bizi böyle yaratmış. Doğuyoruz, anamız- babamız bizi büyütüyor, öğretiyor, eğitim aldırıyor, evladım vatana, millete ve ailesine hayırlı insan olsun diyor. Tabi olması gereken standart düzenden söz ediyorum. Sonra bırakıyorlar bizi tek başına hayat mücadelesine dalıyoruz. Olması gereken bu…  


Ben de böyle çıktım yola ama hatalar yaptım herkesler gibi. Sonra çok üzüldüm nasıl yaptım bunları diye.  Yaş aldıkça, hayatın kazıklarını yedikçe, hatasız kul olmazmış gördükçe büyümekle kalmayıp olgunlaştığımı anladım. Geçmişteki hataların gelecekteki deneyimler olduğunu öğrendim.

Önceleri sinirlendiğimde, son sözümü başta söylemekten çekinmezdim. Müdanam olmazdı. Ama bu bana kaybettirdi. Her insanı olduğu gibi kabul etmek zorunda olduğumun farkına vardığımda bu huyumdan vazgeçtim. İnsanları öylece kabul etmeyi ama ruhum uymuyorsa,  selamlaşmanın ötesine gitmemeyi öğrendim. Kırdıktan sonra pişmanlık duymak yerine, karşımdakini kırmayıp, kendimi de üzmemeyi öğrendim.



Hayat bana her insanın farklı bir yapıda olduğunu, özü iyi olup sabırsız ve patavatsız olabileceğini, beni veya başkalarını kırdıktan sonra pişmanlık duyabileceğini de öğrettiği için dikkatli ve hoşgörülü olmayı öğrendim.



Kızıp sinirlendiğim, tıkandığım anlara gelince… Çok zorlanıyorum  “acı” konuşmamak için.  Ama biliyorum ki ağzımdan çıkacak kelimeler dönüşü olmayacak yola sokabilir beni. O yüzden susmayı tercih ediyorum.


Günce Yazarı